Türk perakendesi ve başarı yolculuğu yazı dizimizde, her hafta Türkiye’deki en başarılı perakende markalarımızın başarı yolculuklarını inceleyeceğiz. Bu seriye ilk olarak LC Waikiki markası ile başlıyoruz.
Hepimizin çocukluğunda aşık olduğumuz o malum maymun logolu marka hayatımıza nasıl girdi, ne zaman Türk markası oldu, geçirdiği değişimler neler, markanın geldiğini noktada Türkiye’deki ve dünyadaki konumu nasıl bu yazımızda detaylı inceleyelim.
1988 yılında Fransız asıllı üç ortak tarafından kurulan LC Waikiki, toptan satış amaçlı bir marka olarak ticari hayatına başlıyor. Paris’te kurulan marka Fransızca “arkadaşlar” anlamına gelen “Les Copains” kelimelerinin baş harfleri ve ünlü Waikiki Plajı’nın adı birleştirilerek LC Waikiki olarak oluşturuluyor.
LC Waikiki’nin üreticisi ve aynı zamanda Türkiye lisansörü olan Taha Grubuna bağlı Tema Tekstil ise 1997 yılında LC Waikiki markasının tüm dünyadaki haklarını satın alıyor ve markanın tamamen Türk perakendecisi olarak başarı hikayesi burada başlıyor.
Maymun neden bu kadar sevildi?
LC Waikiki o dönemlerde, kendisine hedef pazar olarak, başlangıçta Türkiye’de büyük şehirlerde yaşayan orta ve üst gelir sınıfına sahip tüketicilerin 0–12 yaş kategorisindeki çocuklarını seçmişti.
Dönemin efsane logosu LCW maymununu o dönemi hatırlayan hemen herkes şüphesiz ki bilir.
O dönemin en çok sevilen, kalite algısı oldukça yüksek, kabul etmek gerekirse de herkes tarafından satın alınamayan bu maymun logolu kıyafetler Türk müşterisi tarafından da oldukça sevildi.
Sonradan markanın, marka algısı ile de ilintili olarak değişikliğe gittiği bu maymun logo ve eski LC Waikiki mağazaları Türk perakendesinde hem ulusal, hem de uluslararası başarıları beraberinde getirdi.
2009 yılında yurt dışı yatırımları da başlayan marka 1000’in üzerinde mağazalar serüvenine ulaşan yolculuğuna böyle başladı.
İyi giyinmek herkesin hakkı
Yukarıda bahsettiğim orta ve üst segmente olan yönelim, yıllar içerisinde LC Waikiki için dar gelirlinin de iyi kıyafetler satın alabileceğini vurgulayan ‘İyi giyinmek herkesin hakkı’ mottosuna dönüştü.
Markanın CEO’su Mustafa Küçük bir söyleşisinde bu değişim ile ilgili olarak “Biz bir ihtiyacı karşılıyorsak bu anlamlı bir iş olacaktır. Peki, ihtiyaç neydi giyim sektöründe? Dar gelirli insanların giyimde fırsat eşitliğini yakalayamadığını gördük. Bu insanlar pazardan, işportadan giyiniyorlardı. Bu fırsat eşitliğini sağlamak için çalışabiliriz dedik. Dar gelirlilerin aylık olarak giyime ayırdıkları paradan hareketle uygun fiyatlı giyimi hedefledik” şeklinde belirtiyor bu durumu.
Bugün hem cadde mağazalarında hem de Alışveriş Merkezi mağazalarında LC Waikiki markası bulunduğu yer için ekstra ayak sayısı getiren en büyük mağazalar konumunda yer alıyor.
Çalışanlarına verdiği önemi ise mağaza personellerinden bile gözlemleyebiliyorsunuz. Çok çalışıyorlar dediğinizi duyar gibiyim. Evet mağazacılık sektörünün özellikle ne kadar yoğun ve zor olduğunu anlatmaya gerek yok. Fakat uzun yıllar perakende sektörünün içerisinde bulunmuş biri olarak belirtmeliyim ki, mağazacılık ve personel yönetimi anlamında LC Waikiki sektörün en iyi markalarının arasında yer alıyor.
Perakendenin tüm aşamaları ayrı başarı, uğraş ve profesyonellik gerektirir elbette. Fakat sektördeki perakende duayenlerine sorarsanız size gösterecekleri en önemli kıstaslardan biri mağazalardır.
Mağazalardan kasıt elbette mağaza sayısı değil yalnızca, fakat yukarıda da belirttiğim gibi iyi mağazacılık yönetimi LC Waikiki için dünya çapında 1000’in üzerinde mağazayı beraberinde getirdi bugün markaya. 46 farklı ülke, 1000’in üzerinde mağaza…
Perakende teknolojilerine yatırım
Mağazacılık demişken sadece iyi ekip yönetmekten bahsetmek elbette markanın diğer yatırımlarına haksızlık olur.
LC Waikiki sektörde aynı zamanda perakende teknolojilerini de en iyi kullanan marka öncüleri arasında Türk perakendesinde.
Bunun en son örneklerinden biri, özellikle süpermarketlerde görmeye alışkın olduğumuz hızlı kasa uygulamasını da bu anlamda tekstil sektöründe kullanan ilk marka.
Markanın Özdilek Park İstanbul mağazasında müşteriler temassız ödemelerini yaparak alışverişlerini tamamlayabiliyorlar.
Bu çok büyük bir teknoloji değil diye değerlendirebilirsiniz belki ama, bu gelişimi tekstil sektörü olarak değerlendirdiğinizde Türkiye’de şuan için bir örneği yok ve güzel bir ihtiyaç analizi.
Kasım ayı indirimlerinde de farklılık yarattılar
Hepimizin bildiği üzere Kasım ayı büyük indirim dönemi olarak tüm reklamlarda ve kampanyalarda önümüze çıktı. Başarılı olan veya olamayan markalar oldu elbette.
LC Waikiki Kasım ayında diğer markalardan farklı bir stratejiye yöneldi bu yıl. Kasım ayı içerisinde reklam yapmadı ve bu ayın reklam bütçesini daha fazla indirim yaparak harcama kararı aldığını belirtti. Ve sonuç LC Waikiki bu yıl Kasım ayında bugüne kadarki en iyi sonuçları elde ettiği bir Kasım ayı geçirdiğini bildirdi.
Markanın E-Ticaret Genel Müdürü Ömer Barbaros Yis, tüm ekibine teşekkür ederek, müşteriyi dinlemeye devam edeceklerini belirtti.
Gençlere yönelim arttı
Son zamanlarda markanın özellikle gençlere yönelimini herkes fark etmiştir elbette. Bu anlamda hem koleksiyonlarda hem de yaratılan algıda ciddi bir dönüşüm olduğu söylenebilir. Aileler zaten bu markayı çok seviyor, fakat gençler üzerindeki algı aile kitlesine göre biraz daha düşük.
XSide markasının Pantone özel koleksiyonu da bu konuda oldukça güzel bir çalışma olmuş.
Türk perakendesinde LC Waikiki’nin bu uzun ve başarılı yolculuğunun en önemli kıstası hiç şüphesiz müşteriyi dinlemek ve hefelerinden vazgeçmemek. Hedeflerinden vazgeçmemek derken bunu klişe bir söz olarak belirtmiyorum aslına bakarsanız.
Markanın yakın gelecekte gerçekleştirmek istediği bir vizyonu da bulunuyor. LC Waikiki, önümüzdeki 2 yıl içerisinde Avrupa’nın en başarılı üç giyim markasından biri olma vizyonu doğrultusunda hareket ediyor.