Her sektör gibi perakende de bir dönüşüm geçiriyorve büyük toplumsal değişimlere cevap vermek zorunda. Pandeminin yol açtığı dünya çapındaki ekonomik bozulmanın ortasında alışveriş alışkanlıkları değişmeye devam ederken, perakendecinin tüketicilerle bağlantı kurma yeteneği her zamankinden daha kritik.
Perakendecilerin 2021 ve sonrasında adapte olabilmeleri ve başarılı olabilmeleri için neleri bilmesi gerektiğini bu yazımızda kısaca derlemeye çalıştık.
1. Perakende Artık Çok Kanallı
Çevrimiçi ve çevrimdışının birleştiği hibrit bir dünyada yaşıyoruz. Ses (Alexa’yı düşünün) ve diğer akıllı cihazlar gibi yeni kanallar ortaya çıkıyor.
Bu değişikliklerle birlikte, makineler giderek perakendeciler için müşteri haline gelecek. Örneğin, buzdolabı gibi cihazlar, yiyecekleri yeniden sipariş etme zamanının geldiğine karar verebilir. Arabalarımız otomatik olarak hizmet arayabilir veya park ücretini ödeyebilir.
Nesnelerin İnterneti ve sensörler, şirketlerin tüm bu farklı kanallarda veri ve ölçümler toplamasını sağlayabilir.
Örneğin Burberry gibi şirketler çok kanallı bir dünyaya doğru çok ilerleme kaydetti. Bir müşteri Burberry mağazasına girerse, mağazanın bilgisayar sistemi müşterinin çevrimiçi incelediği ürünleri tanımlayabiliyor ve hatta önceki satın alma geçmişine bakabiliyor.
Bu kanalları bir araya getirmek, gelecekte perakendeciler için önemli bir trend.
2. AI ile daha akıllı hizmetler oluşturmak çok önemlidir
Perakendeciler artık sahip oldukları verileri geliştirebilir, daha akıllı ve yapay zeka destekli hizmetler oluşturmak için kullanabilirler. Müşteriler, perakendecilerden gelişmiş kişiselleştirme seviyeleri beklemeye başlıyorlar. Bu nedenle öneri motorları giderek daha önemli hale geliyor.
“Sizin İçin Eşleştir” özelliğine sahip şarap uygulaması Vivino ile, telefonunuzla herhangi bir şişe şarabı tarayabilirsiniz ve Vivino’nun öneri motoru size ne kadar keyif alacağınızı söyleyebiliyor.
Yapay görme aynı zamanda perakendeciliği daha akıllı hale getiriyor. Amazon’un fiziksel perakende mağazaları olan Amazon Go, müşterilerin neye baktıklarını, sepetlerine ne koyduklarını izlemek için yapay görüş kullanır ve ardından otomatik olarak sepettekileri ücretlendirilir. Müşteriler, barkod okutmak için sırada beklemek yerine doğrudan alışverişlerini tamamlayabilirler.
Ülkemizde Metro marketlerde de aslında aynı uygulama uygulanmaya başladı bile. Ürünlerin üzerindeki QR kodlar müşteriler tarafından telefonlarından kolayca okutularak, kasada beklemeden direkt geçiş sağlanabiliyor.
3. Bir Deneyim Ekonomisinde Yaşıyoruz
Perakendecilerin artık müşterilere fiziksel mağazalara veya web sitelerine gelmelerini sağlamak için katma değer sağlaması gerekiyor. Artık, sürükleyici deneyimler yaratmanın isteğe bağlı olmayacağı bir deneyim ekonomisinde yaşıyoruz.
Gucci’nin İtalya’daki amiral gemisi mağazası, bir kafe, müze, sanat galerisi ve mağaza karışımıyla müşterileri cezbetmenin harika bir örneği.
4.Tedarik zinciri şeffaflığı giderek daha önemli hale geliyor
Tedarik zinciri şeffaflığı, şirketlerin yalnızca talebi daha ayrıntılı bir düzeyde anlamasını ve dolayısıyla tüketicilerin gerçekte ne istediği hakkında tahminlerde bulunmasını sağlamakla kalmaz, aynı zamanda tedarik zincirlerindeki süreçleri izlemek için IoT cihazlarını ve sensörlerini kullanır.
Kuruluşlar, tedarik zincirlerini daha şeffaf hale getirmek için giderek artan bir şekilde blockchain teknolojisini kullanıyor. Artan maliyetler tedarik zinciri şeffaflığı konusunda perakende sektörünün olmazsa olmazı haline geliyor.
5. İnsanlar giderek daha bilinçli tüketiciler haline geliyor
Bu eğilim, bir öncekilerle doğrudan ve yakından bağlantılıdır. Tüketiciler, perakendecilerden satın alırken şeffaflık isterler. Sürdürülebilirliğe önem veriyorlar ve satın aldıkları ürünlerin çevresel etkileri konusunda giderek daha bilinçli hale geliyorlar.
Gelecekte, karbon etiketleri, gıda mili etiketleri veya kaynak bulma bilgileri gibi sürdürülebilirlik bilgilerini içeren daha fazla ürün etiketine sahip olacağız. Perakendecilerin, raflarını nasıl stoklayacaklarını önceden düşünmeleri ve ürünlerinin sürdürülebilirliği ile ilgili müşteri sorularını yanıtlamaya hazır olmaları gerekir.
Gelecekte başarılı bir şekilde rekabet etmek isteyen perakendecilerin tüm bu eğilimleri ele alması ve hayata geçirmesi gerekiyor.