Nefret mi Fırsat mı? Evden Çalışmada Hangi Taraftasınız?

spot_img

2020’nin ilk aylarında karşı karşıya kaldığımız yeni tip bir virüs tüm dünyayı mecburi bir değişime sürükledi. Yaşanan bu küresel sağlık krizinde alınan önlemlerin ve değişikliklerin en derinden hissedildiği alanlardan biri ise elbette ki çalışma hayatı. Geçtiğimiz günlerde yapılan açıklamalar ışığında söyleyebiliriz ki artık çoğu şirket evden çalışmayı bir fikir olmaktan çıkardı bile. Kimi şirket kalıcı olarak kimi ise belli bir tarihe kadar uzaktan çalışmayı benimsemiş durumda.

GitHub kullanıcıları, COVID-19 pandemisinden sonra çalışanların bazılarının evden çalışmasına olanak sağlayacak şirketlerin bir dökümünü içeren bir liste açıklamışlar. Bu listede hangi şirketin ne kadar süreyle evden çalışmaya olanak sağladığı görüntülenebiliyor. Gün geçtikçe, çalışanlarının sürekli olarak uzaktan çalışmalarına izin vereceğini açıklayan şirket sayısının daha da artacağı öngörülmekte.

Yerinde çalışılmayı gerektiren bazı iş kolları dışında (sağlık, bakkal ve ilaç depoları, teslimat, üretim, kamu güvenliği vb.) bu süreçte zaten halihazırda birçok şirket ev tabanlı çalışma yöntemine geçiş yaptı. Bu kalıcı geçiş fikrini şirketler arasında yer alan Facebook, geçtiğimiz perşembe günü yaptığı açıklamada, personelinin %50’sinden fazlasının önümüzdeki 10 yıl içinde evden çalışacağını duyurdu. Aynı gün, Shopify CEO’su Tobi Lutke, ofislerini 2021 yılına kadar kapalı tutmayı planladığını ve bundan sonra çoğu çalışanın uzaktan çalışacağını tweetledi. Twitter CEO’su Jack Dorsey ise çalışanlarına gönderdiği mailde karantina sonrası da çalışanların istedikleri sürece kalıcı olarak evlerinde çalışmalarına izin verileceğini açıkladı. Google uzaktan çalışma planlarını 2021’e kadar uzatırken, Amazon ve Microsoft çalışanlarına ekim ayına kadar evden çalışma izni verdi.

Uzaktan çalışma uzmanı Debra Dinnocenzo, yöneticilerin, uzaktan yapılabileceğini hiçbir zaman düşünemediği birçok işin uzaktan da olabileceğini gördüklerini ve bunun ilerisi için çok umut verici olduğunu belirtti. Dinnocenzo “İnsanlar en kötü koşullar altında bile gayet iyi çalışıyorsa, çocuklar okula geri döndüklerinde ve evlerinde her hangi bir masadan çalışabilecekleri ve çalışmak için önemsiz bir odayı boşaltabileceklerine karar verdiklerinde ne kadar iyi çalışacaklarını hayal edin” dedi.

Global Workplace Analytics verilerine göre, çalışanların %56’sının uzaktan çalışma ile en azından kısmen de olsa uyumlu işlere sahip olduğu düşünülüyor. Gallup anketine göre, şu anda uzaktan çalışanların yarısı, iş dünyasındaki kısıtlamalar kaldırıldıktan sonra bile buna devam etmek istediklerini söyledi. Diğer yarısı ise işyerlerine dönecekleri günleri çoktan saymaya başladı bile.

Bütün bunlara ek olarak pandemi süreci gösterdi ki , artık işe gidip gelme maliyetleri olmadan veya öğle yemeği satın alma ihtiyacı duymadan hem çalışanlar, hem de gayrimenkul ve ofis giderlerindeki azalmalar dolayısıyla işverenler uzaktan çalışma fikrine iyiden iyiye ısındılar. Ayrıca bu dönemde bütün bunların doğal bir sonucu olarak doğanın da ne kadar farklılaştığına çoğu zaman şahit olduk.

iş hayatı

Türkiye de uzaktan çalışma

Türkiye için de durum dünyanın genelinden çok farklı sayılmaz. Serhat Rodoplu’ ya göre yöneticilerin çoğunun COVID- 19 öncesi evden çalışma ile ilgili soru işaretleri vardı,  ancak son aylarda yaşanan pratik, pek çok şirket yöneticisine evden çalışmanın da çok verimli olabileceğini gösterdi. Türk kullanıcıların sıklıkla tercih ettiği platformlardan biri olan Mynet, uzaktan çalışmayı kalıcı hale getirerek sektörde dikkat çeken bir karara imza attı.  Mynet ekibi, editörlerin kalıcı olarak uzaktan çalışmasına olanak sağlayan yazılım, donanım ve insan kaynakları süreçlerini dijitalleştirerek uzaktan çalışma anlayışını benimseyen Türkiye’deki ilk şirketlerden. Mynet Genel Yayın Yönetmeni Temur: “İşe gidip gelmek için çalışanların yola harcadıkları sure yerine evden çalışarak artan bu zamanı kendilerine, ailelerine ve arkadaşlarına ayırarak daha motive bir şekilde çalışmalarına olanak sağlayacağını düşündüğünü söyledi. Kısaca, ekibi demotive eden ve üretkenliğini azaltan unsurları çalışma hayatımızdan çıkardık diye konuştu.

Elbette uzaktan çalışmayı rahatlık olarak görenlerin yanında, ofis günlerini iple çekenlerin sayısı da azımsanmayacak kadar fazla. Evden çalışma fikrine ısınamayan bu çalışanlar, yüz yüze iletişimin yerini tutmayan uzaktan çalışma anlayışının kişiler için ev ortamında fikir üretme bağlamında sınırlı kaldığını ve ekiple yapılan beyin fırtınalarının yerini tutmadığını ileri sürmekteler.

Bununla beraber, bağlantıda yaşanan problemler, mesai kavramının olmamasıyla birlikte özel hayatın ihlali, motive olamamak ve konsantrasyon problemi ofis hayatını özleyen çalışanların yakındığı diğer konular. Evden çalışmanın sosyal etkileşim ihtiyacı yüksek çalışanlar için zorlayıcı olabildiğini vurgulayan Serhat Rodoplu, “Her ne kadar beyaz yaka çalışanlar toplantılarını ve görüşmelerini video görüşmeler ile yapabiliyor olsa da yine de yüz yüze etkileşim olmadığı durumlarda, iletişimin temel taşlarından biri olan beden dili ve duygu aktarımının düşük olması sebebiyle iletişim kazalarına yol açabileceğini düşünüyorum” diye konuşuyor.

Peki ya siz pandemi sonrası süreçte ofise koşmak için gün mü sayıyorsunuz yoksa home-office rahatlığına çoktan alıştınız mı bile? Çok uzak değil yakın bir gelecekte bizleri nelerin beklediğini hep beraber deneyimleyip göreceğiz.

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Son Haberler

spot_img

İlgili Haberler

spot_img