Ürün Bulunurluğu Ekseninde, Müşterinin Perakendeye Güven Konusu!

spot_img
coskun soyer ust

Merhaba, yavaş yavaş sene sonuna yaklaşıyoruz, herkes de bir bütçe telaşı var. Şu an bütçe ile uğraşan bütün beyaz yakalı arkadaşlarıma kolaylıklar diliyorum. Uğraştığınız konu ülkemizin gerçekleri ve global etkilerle, atomu parçalama konusuna biraz yakın gidiyor. Bütün sektörlerde 2023 nasıl olacak, seçim ekonomisi, seçimden sonra bizi neler bekliyor soruları cevaplarını arıyor. Bunlar gerçekten zor sorular, cevabını bilen var mı inanın bilemiyorum!

Biz burada perakende üzerinden gideceğiz, kısacası 2023’te perakende konusunda globalde neler var, ülkemize yansımaları neler olabilir, konumuz bunlar olacak.

2023 yılına baktığımızda, dünya çapında durgunluk yaşayan bir ekonomide perakende, kesinlikle artan sayıda  negatif etki ile karşı karşıya. Daha yüksek faiz oranları(globalde öyle bizde tam tersi!), yavaşlayan tüketici harcamaları, stok sorunları (evet tedarik zincirine önem vermiyoruz, maalesef) ve enflasyon kısa vadede perakendecileri bir çok tehlikeli konu ile baş başa bırakıyor. Yakın zamanda yapılan bir ankette (IHL Group tarafından yapılan), ABD ve Kanada’daki tüketicilere, satın almak istedikleri ürünü stoğunda bulundurmayan perakendeciye duydukları güvenin son iki yılda artıp artmadığını soruldu.

Anketi düzenleyenler, COVID dönemi stok sorunlarından kaynaklanan zorluklara bağlı olarak belirli bir düşüş görmeyi beklediklerini ifade ediyorlar ama sonuçlar şok etkisi yaratmış. Çünkü inanılmaz bir düşüş söz konusu, aşağıda yer alan tabloda kategori bazında bu düşüşü daha net görebilirsiniz.

KategoriGüven ArtışıGüven AzalışıAynı Kaldı
Tekstil%5%36%59
Market%7%36%57
Büyük Mağazacılık%1%35%64
Dekorasyon%4%34%62
Elektronik%7%33%60
Yapı Market%7%28%65

Araştırmacıların burada gördükleri en önemli sebep stok sorunları, evet sordukları soru çok basit, insanlar neden perakendeden alışveriş ihtiyacı duyarlar? Buna verilecek ilk veya en önemli cevap; insanların aradıkları ürüne o an ihtiyaç duymaları ve satın almayı hemen gerçekleştirmeleri gerektiğindendir. Çünkü evde bozulan musluğu hemen alıp kendiniz veya sıhhi tesisatçı vasıtasıyla değiştirmeniz gerekir, okul ihtiyacı olan bir konu fazla bekletilmeye gelmez, beğendiğiniz bir giysiyi mağazada gördüğünüzde uygun bir fiyatı varsa satın almayı erteleme ihtiyacı duymazsınız.

Bütün bunların sebebi ürüne şimdi ihtiyacımız var ve mağazada hazır olmasını bekliyoruz. Ama mağazaya gittiğimizde aradığımız ürünü göremiyorsak veya şimdi bitti, yarın yine stoklarımızda sözünü duyuyorsak sonuç yukarıda gördüğünüz tabela oluyor. Kısacası tabela veya “skor” sizin mağazacılık olarak ne kadar çabalarsanız veya ne kadar emek harcarsanız yapamadığınız işlerin sonucu oluyor.

ürün bulunurluğu ekseninde, müşterinin perakendeye güven konusu!
ürün bulunurluğu ekseninde, müşterinin perakendeye güven konusu! 3

Aynı ankette tüketicilere daha provakatif bir devam sorusu sormuşlar. O soru kısaca şöyle, ürünü aradığınız mağazada bulamasanız bile o mağazaya veya zincire kaç defa daha şans verdiklerini sormuşlar. Kısaca aradığınız ürünü bulamadığınız bir mağazaya, kaç defa daha gelirsiniz sorusu sorulmuş. Cevap hala olumlu, tüketicilerin geneli perakendeciye 2-3 defa daha gelebileceklerini söylemişler. Evet hala şansımız var. Ama o şansı iyi kullanmak lazım. Burada keskin bir ayrım var, ona da dikkat etmek gerekiyor. Tüketici bu 2-3 şansı herkese vermiyor, tekstil ve büyük mağazacılığa en fazla 2 kere daha giderim, geri kalanlarında belki bu 3 kez olabilir şeklinde görüş belirtiyor.

Sonuç çok kesin ve katı, mağazacılığın en önemli tercih nedeni stok bulunurluğu ile özdeşleşmeye başlıyor.

Globalde başka bir sonuç da gayet önem arz ediyor, buna göre tüketicilerin artık %50’sinden fazlası moda ve elektronik harcamalarını elektronik ticaretten yapıyorlar.

Tabii ki bu tüketici davranışları bulunulan coğrafi bölge ve gelir grubuna göre değişiyor. Bölgelere göre önemli farklar olabiliyor, örneğin Asya-G. Amerika bölgesinde gıda, kozmetik, hijyen, ev eşyaları vb. alışverişin %50’den fazlası elektronik ticaretten yapılıyor. Bununla beraber bizim de içinde bulunduğumuz EMEA ve K. Amerika’da bu oran %40’tan az, mağazacılık daha ölmedi dedirtiyor.

Son olarak, stokta bulundurma konusundaki bu güven erozyonu, mağazacılıktaki satışların azalmasında kritik bir etkiye sahip. İstediği ürünü bulamayan tüketici mağazayı terk ediyor ama sadece almayı planladığı ürün satışını değil, her mağaza ziyaretinde %20 kadar bir oranı olan plansız (veya ürünü mağazada görünce almaya karar veren) ciroyu da kaybediyoruz.

Sonuç olarak, mağazacılıkta en iyi pazarlamaya, en iyi kampanyalara, en göz alıcı dekorasyona ve iyi eğitimli çalışanlara sahip olabilirsiniz. Ama tedarik zincirinize önem vermezseniz bütün bunlar tüketici gözünde ikinci plana itiliyor ve kaybettiğiniz ciro ve itibar ile baş başa kalıyorsunuz.

Evet tedarik zinciri artık daha önemli hatta çok daha önemli, bir an önce organigramlarınızda bu konuyu daha görünür, bağımsız ve işlevsel hale getirin, geç kalmayın, sağlıkla kalın…

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Son Haberler

spot_img

İlgili Haberler

spot_img