Sadakat programları, her 10 tüketiciden sekizinin en az bir sadakat programına üye olması ile dikkat çekiyor ve yarısının perakende sadakat programlarını özellikle yükselen enflasyon nedeniyle her zamankinden daha önemli olarak görmesi de cabası.
Bu, 2.100 tüketiciye sadakat programlarını nasıl algıladıkları ve kullandıkları konusunda anket yapan ‘LendingTree’ ye göre anketin en önemli bulgusu konumunda.
Bulgularla ilgili yapılan bir basın açıklamasına göre, altı haneli kazanç sahipleri (%57) ve Y kuşağı (%56) sadakat programlarını daha kritik olarak görürken, Z kuşağı tüketicilerinin %43’ü aynı algıyı paylaşmıyor.
LendingTree baş kredi analisti Matt Schulz, “İnsanların sadece oteller ve havayolları tarafından sunulanlar gibi yüksek profilli, büyük biletli sadakat programlarından yararlanmaması harika.”
“Gerçek şu ki, bakkallarda, restoranlarda, evcil hayvan dükkanlarında ve eczanelerde yapılan daha küçük, düzenli alışverişler gerçek anlamlı ödüller kazandırabilir. Artan enflasyonla, bu çok önemli.” Dedi.
Sadakat programlarına dair diğer ek bulgular ise:
- Sadakat programları, tüketicileri bir markayla alışveriş yapma sıklığını artırmaya teşvik ederken, bu her zaman artan harcama anlamına gelmez. Müşterilerin %72’si sadakat programları olan şirketlerden daha fazla alışveriş yapsa da, sadece %52’si onlar için daha fazla harcama yapıyor.
- Sadakat programı üyelerinin yarısından fazlası (%52), ödüller buna değmeseydi programdan ayrılacağını söylüyor. Müşterilerin sadece %41’i bir veri ihlalinin üyeliklerini sonlandırmasına neden olacağını belirtiyor. Tüketicileri sadakat programlarına katılmaya neyin yönlendirdiğine gelince, %75’i puan kazanma yeteneğinden bahsediyor.
- Sadakat programı üyelerinin %50’si programlara kasada kaydoldu.