Perakendede Aşı Zorunlulukları Nasıl Ele Alınır? İK Uzmanları Değerlendirdi

spot_img

Aşı zorunluluklarının tartışılmaya devam ettiği şu günlerde, şirketlerde en önemli gündem konularından biri aşı olan ve olmayan çalışanların durumu. Hatta aşı zorunluluğu!

Öğretmenlere ve okul çalışanlarına zorunlu tutulan aşı uygulaması Twitter’da büyük tartışmalara yol açarken, özel sektör için böyle bir kararı kendi bünyesinde vermek oldukça zor bir süreç olabiliyor elbette.

İşyeri demişken, ofis çalışanları için belki bu durum daha düşük riskler oluştursa da, mağazacılık sektörü ve sürekli olarak müşteri ile yüz yüze olan sektör çalışanları için riskler elbette her zaman – hem müşteri hem de çalışan tarafında – çok daha fazla.

Peki dünya çapında perakende çalışanları için aşı zorunluluğu konusunda profesyoneller ne diyor, ya da nasıl uygulamalar yapılıyor dersiniz?

İK uzmanları bu konuda ikiye ayrılmış durumda diyebiliriz. Fakat her iki taraf da verilecek kararların sorgulama potansiyeli var diyor.

Örneğin paketlenmiş meyve üretici şirketi olan SPC, aşı zorunluluğu getiren ilk Avustralya’lı şirket. Şirket personel ve yöneticilerin Kasım ayı sonuna kadar şirketin herhangi bir yerine giriş yapabilmeleri için tam aşılamanın zorunlu hale geleceğini duyurdu.  

ABD’de ise, Walmart, Walgreens, Tyson Foods ve Doordash dahil olmak üzere birçok şirket işçilerinin aşı olmasını şart koşuyor. 

Perakendede aşı zorunlulukları nasıl ele alınır?

Perakende sektörü, karantinaların kapanmasından sık sık etkilenen en önemli sektörlerden biri. Bu noktada dünya genelinde en önemli bakış ise hükümetlerin aşı zorunlulukları konusunda daha net yönergelere sahip olması yönünde.

Evet şirketler çalışanlarına yönelik böyle bir talimatta bulunabilir, fakat bir talimatın yasal olabilmesi için sözleşmelere, hükümlere ve yasalara uygun olması gerekir. Öte yandan hastalığın yarattığı tehlike sebebi ile iş sağlığı ve güvenliği yasaları da devreye girebiliyor.

Perakende sektöründeki personelin, örneğin bir ofis ortamında çalışanlardan çok daha fazla insanla teması var, bu nedenle yaşanan Covid riski çok daha yüksek. Öte yandan toplumun yüksek çoğunluğunun da bir satış ortamına maruz kalma oranı da oldukça yüksek.

İK uzmanları, işverenlerin aşılanmayla ilgili kişisel risklerden endişe duyan insanlara empati gösterebileceğini, ancak “çoğu durumda bu empatiyi ekipleri ve toplulukları korumak için” kullanacağını ön görüyor.

Yönetim danışmanlığı ASPL Group’un CEO’su Kris Grant, işverenlerin ve İK ekiplerinin, bir çalışan kaçınılmaz olarak aşı olmayı reddettiğinde tepkilerinin ne olacağını konusunun asıl dikkatlice düşünülmesi gerektiğini belirtiyor.

Unutulmaması gereken bir konu var ki, aşı olmayı tercih eden olduğu kadar reddeden de oldukça büyük bir kitle var. Peki onlara nasıl cevap verilebilecek? Yasal açıdan bakıldığında, şirketler için bu sorunun net cevabını vermek çok zor.

Bir diğer önemli konu ise KVKK tarafında devreye girebiliyor. Eminim aşı durumlarını paylaşmak istemeyen çalışanlar olacaktır. Bir kişinin aşı yaptırmamayı tercih etmesinin pek çok sebebi olabilir. Bunlardan biri sağlık da olabilir. Bu konu ise, bir gizlilik problemini ortaya çıkarmış oluyor.

İK uzmanlarının bu doğrultuda önerdiği en iyi şey şüphesiz böyle bir politika için harekete geçmeden önce ekipten geri bildirim almak oluyor. Olabildiğince açık ve şeffaf şekilde…

“Her türlü kriz ve karmaşık karar durumunda güven inşa etmek gerçekten önemli. İletişim burada mutlak anahtardır ve karar verme konusunda şeffaflığa sahiptir.”

Aşı olma teşvikleri

Birçok işveren için yaklaşım, en azından şimdilik, aşılamayı işçilere zorlamak yerine teşvik etmekten geçiyor.

Örneğin bir telekomünikasyon şirketi olan Telstra, aşıları zorunlu kılmasa da, tam olarak aşılanmış her çalışana, marketten modaya ve elektronik ürünlere kadar çeşitli ürünler için hediye çeki olarak kullanılabilecek 200$ değerinde ‘takdir puanı’ vereceğini duyurdu.

CNBC’ye göre , Asya’daki işletmeler aşı tereddütü ve hükümetlere duyulan güvensizlikle mücadele etmek için teşvikleri ikiye katlıyor. McDonald’s, Hindistan’da aşılı müşterilerine %20 indirim uygulamasına geçti.

Perakendede aşı pasaportları 

Avrupa’daki ve dünyadaki birçok ülke, normale dönme çabalarının bir parçası olarak konaklama ve bazı perakende ortamlarında aşı ‘pasaportlarının’ getirilmesini düşünüyor. 

Fransa geçtiğimiz ay, restoran, kafe ve alışveriş merkezleri gibi halka açık mekanlara girmek için 12 yaşın üzerindeki herkesin ya tam aşılı olduklarını ya da kısa süre önce testlerinin negatif çıktığını gösteren test sonuçlarını göstermelerini gerektiren bir yasa çıkardı.

Endonezya’nın başkenti Jakarta’da ise alışveriş merkezleri geçen hafta yalnızca aşılı tüketicilere yeniden açıldı.

Perakendeci kendi karar verebilir mi?

Hükümet tarafından yetkilendirilirlerse ve bu doğrultuda tutarlı bir şekilde uygulanırlarsa bu konuda evet ilerlenebilir. Ancak her perakendecinin kendileri için karar vermesi önemli bir rekabet konusu haline gelebilir.

Başka bir deyişle, tüketicilerin belirli perakendecilerin politikasına bağlı olarak kiminle alışveriş yapacaklarına karar vermesi, olayı bambaşka bir boyuta taşıyabilir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Son Haberler

spot_img

İlgili Haberler

spot_img