Tüketici harcamaları, küresel ekonomik büyüme için en önemli itici güçlerden biridir. Tüketici güveni, işsizlik seviyeleri veya yaşam maliyeti gibi tüketici harcamalarını doğrudan belirleyen bazı faktörlerin ötesinde COVID-19 salgını, tüketicilerin harcama kararlarını nasıl ve nerede harcayacaklarını da önemli ölçüde değiştirmiştir.
McKinsey’nin verilerine göre, ülkelere göre tüketici harcamalarındaki değişiklikler üzerine konuşalım istedik bugün sizlerle.
Duygu Durumu ve Harcama Alışkanlıkları
Tüketiciler belirsizlikle boğuştukça satın alma davranışları daha düzensiz hale gelir. Gerekli olmayan tüm ürün kalemlerine karşı olan harcamalar azalır.
Harcama oranları bu noktada ülkelerin sürece bakış açısı ve iyimserlik seviyelerine göre değişiklik göstermekte. Örneğin Amerikalı tüketicilerin Avrupalı tüketicilere göre bu noktada daha iyimser oldukları gözlemlenmekte. Aynı araştırmaya göre Amerikalı tüketiciler salgın sürecinin 2-3 ay içerisinde toparlanacağını öngördüklerini görebiliyoruz.
Stratejik Tüketici Harcamaları
Küresel olarak, tüketiciler yiyecek ve ev gereçleri gibi bazı ihtiyaçlar için pandemi öncesi seviyelere kıyasla daha fazla harcama yapmaya yapmaya odaklanıyorlar. Anket yapılan hemen hemen tüm ülkelerdeki tüketiciler, ev içi eğlence harcamalarını artıracaklarını söylüyor.
Çin’deki kısıtlamalar azaldıkça; benzin, sağlık ve evcil hayvan bakımı hizmetleri gibi birçok kategori harcamalarının yavaş yavaş geri döndüğünü görebiliriz. Bu da benzer yörüngeyi izleyen diğer ülkeler için olumlu bir işaret olabilir. Ancak, tüketiciler harcamalarını ihtiyaç duydukları şeylere yönlendirirken, diğer kategorilerde de daha az harcama yaptıkları da göz ardı edilemez oranlarda.
Sinyal Veren Sektörler
Endişe verici bir düşüş gösteren kategoriler arasında restoranlar ve ev dışı eğlence yerleri bulunmakta.
Bunun yanında her kategoride ve her ülkede istisnasız düşüşlerin gerçekleştiği iki önemli sektör var :
Seyahat ve Ulaşım
Seyahat ve ulaşım endüstrisindeki kaçınılmaz düşüş, kitlesel sosyal izolasyon düzeylerinin ve seyahat kısıtlamalarının sıkılaştırılmasının bir yansımasıdır.
Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi’ne göre, sektörde 50 milyon işletme bir risk altında ve bu işletmelerin 30 milyonu Asya’daki çalışanları sektöründe barındırıyor.
Seyahat ve turizm endüstrisinin küresel GSYİH’nın % 10,4’ünü oluşturduğu düşünüldüğünde bu durumun ciddi sonuçları olacaktır.
Hazır Giyim
Hazır giyim sektörü de benzer şekilde endişe verici bir yavaşlama yaşıyor. Tüketim küresel çapta pandemi öncesi seviyelere kıyasla % 40-50 daha düşük. Dünya üzerindeki hazır giyim işletmeleri için hem çevrimiçi hem de çevrimdışı satışlar büyük bir darbe alıyor.
Belirsiz Bir Geleceğe Doğru
Bazı sektörler için, değişen değerlere hitap ederek müşteri deneyimlerini yeniden oluşturmak yerinde sonuçlar getirir ve sektörü bir nebze de olsa canlandırabilirken; bazı sektörler için süreci bekleyerek geçirmek zorunluluk haline geliyor.
Ne olursa olsun, her sektör bir evrensel bir gerçekle karşı karşıya: pandemiden sonraki hayat önemli ölçüde farklılıkları da bizler için beraberinde getirecektir.