2020 yılına umutla başlayan turizm ve konaklama sektörü Çin’de ortaya çıkan ve kısa bir sürede tüm dünyaya yayılan COVID-19 salgınından en derin etkilenecek sektörlerin başında geliyor.
Turizm sektörü gerek sağladığı istihdam gerekse çok ihtiyacımız olan döviz rezervlerinin artışı açısından kritik bir öneme sahip. Sektör yöneticileri rezervasyon iptallerinin, personel yönetiminin ve finansman yapılandırmalarının yanında gelecek döneme ilişkin operasyonel stratejilerinin de belirlenmesi açısından zorlu bir dönemdeler. Bu dönemde, yöneticilerin, operasyonel etki analizlerini farklı senaryolara göre pro-aktif bir şekilde güncel tutması ve buna ilişkin nakit yönetimini ve devlet tarafından sağlanan destekleri yakından takip etmesi, önümüzdeki günlerde olumlu gelişmelerin yaşanması durumunda sektördeki talebe hızlı cevap verebilmeleri açısından çok önemli olacak ve kurumsal açıdan fark yaratmalarını sağlayacaktır.
Dünya’da Etkisi Nasıl?
COVID-19’un hem gelirler hem de tedarik zincirleri üzerindeki etkisi çok büyük ve henüz tam olarak ölçülemez durumda. Oteller, restoranlar, tema parkları, sinemaları kapatmak için alınan kararlar, seyahat ekosistemine tüm yıkıcı etkisinden bahsetmeksizin, bunların hepsi dünya turizmi üzerinde önemli bir etkiye sahip.
Nakit, İşletme Sermayesi ve Kârlılık Üzerine Etkileri Neler?
Salgın sonrasına hazırlıklı olanlar fark yaratacak
Rapora göre, sektör yöneticileri, rezervasyon iptallerinin, personel yönetiminin ve finansman yapılandırmalarının yanında, gelecek döneme ilişkin operasyonel stratejilerinin de belirlenmesi açısından zorlu bir dönemden geçiyor.
Yöneticilerin, operasyonel etki analizlerini farklı senaryolara göre pro-aktif bir şekilde güncel tutması ve buna ilişkin nakit yönetimini ve devlet tarafından sağlanan destekleri yakından takip etmesi gerekiyor.
Gelecek günlerde olumlu gelişmelerin yaşanması durumunda oluşacak talebe hızlı cevap verebilmeleri kurumsal açıdan fark yaratmalarını sağlayacak.
Yeni iş modelleri ve fırsatlar
Açıklamada görüşlerine yer verilen Deloitte Ulaştırma, Turizm ve Hizmet Sektör Lideri Osman Arslan, koronavirüsün hem gelirler hem de tedarik zincirleri üzerinde çok büyük ve henüz tam ölçülemeyen bir etkisi olduğuna dikkati çekerek, “Küresel virüs krizine en çok maruz kalan sektörlerden biri olan otelcilik ve konaklama endüstrisindeki müşterilerimizin, hızla hareket ettiğini ve sektörlerindeki operasyonel ve finansal etkisini anlamaya ve ölçmeye odaklanmış olduklarını gözlemlerken, bir taraftan da mekanlarını hastaneler ve hastane çalışanları için kullanılabilir hale getirmeleri gurur verici.” ifadelerini kullandı.
Arslan, turizm ve konaklama sektörünün üretkenliği azaltan stok sayımları, güvenlik planları, standart işletme prosedürleri ve sosyal medya planlarına ayrılacak zamanları ötelediğini ve hızlı operasyonel aksiyonlara yöneldiğini belirtti.
Yeni fırsatlara ve Çin’den gelen iyi haberlere de değinen Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu dönem, yeni teslimat konseptleri, beşeri sermaye paylaşım platformları, ‘staycation veya holistay konsepti’ olarak adlandırılan insanların mevcut kendi yaşam alanında yaptıkları tatil ve aktivite konsepti gibi yeni iş modellerini ve fırsatları da getiriyor. Asya’daki meslektaşlarımız henüz sadece başlangıç noktasında olmasına rağmen sektörde yerel bazda bir toparlanma görüyorlar. Bu gelişme, bu aşamada sektöre umut ışığı